GİZLİ ŞİRK HAKKINDA

GİZLİ ŞİRK HAKKINDA

Allâhumme inniy euzü bike en üşrike bike şey’en ve ene â'lem ve estağfiruke limâ lâ â'lem, inneke entel âllâmul guyub.

Anlamı:

  Allahım sana sığınırım bilerek ve bilmeyerek şirk koşmaktan; ve bağışlama dilerim bilerek ve bilmiyerek yaptıklarımdan, gaybı hakkıyla bilen sensin kesinlikle!..

Bilgi:

"ŞİRKİ HAFİ" denilen "GİZLİ ŞİRK" insanlar için en büyük tehlikedir. Bir manâsı ile de "RİYÂ"dır.

"Gizli şirk" denilmesinin sebebi; fiîlde değil, düşüncede Allâh'a ortak edilmesidir birinin veya bir şeyin!..

"ALLAH YANISIRA TANRI EDİNME"

âyeti ile;

"Bana şirk koşanın yaptığı hiç bir ameli kabul etmem!"

hükmü bize düşünsel ortak koşmanın vahâmetini idrâk ettiriyordur sanırım.

İslâm'da esas, yapılan işin "SIRF Allah için" olmasıdır!..

...

Meselâ, namaz kıldıran kişinin, namaz içinde tekbir alırken, yani "ALLAHÛEKBER" derken, sırf Allâh’ın EKBERİYETİNİ ifâde için değil de; sanki arkasındakilere oturuyorum veya kalkıyorum işareti verir gibi, o niyetle, uzatıp-kısa tutarak söylemesi dahi bir gizli şirk hükmü taşır.

Kısacası, kıldan ince usturadan keskin bir köprüdür NİYET!..

NİYET’in, düşünce ve kararın, karşılık beklemeden kimseden; sırf Allâh için o şeyle meşgul olmak olacak. Aksi takdirde, kimden ne umarak yapılırsa yapılsın, o işte gizli şirk kokusu vardır demektir!..

Evliyâullah öylesine bu işin üzerinde hassasiyetle durmuştur ki; edâ edilen bir namazdan haz almayı, zevk almayı dahi terkedilmesi gereken bir düşünce olarak değerlendirmişlerdir.

İşte, GİZLİ ŞİRKİN âfetlerinden korunmak için bu duayı bize Resûli Ekrem salla’lâhu aleyhi ve sellem Efendimiz öğretiyor. Beş vakit namazın ardında bu duaya devam etmek, herhalde pek muhtaç olduğumuz bir şey sanırım

 

 
ASİMYENER KİŞİSEL SİTE
 
 
Ölüm yok olu demek değildir .. Ölüm bu alemden başka ve esas ebedi aleme geçiş kapısıdır..o halde ölen dostlarımızı sevdiklerimizi ve ya onların sevdikleri ve dostlarını da unutma mamız gerekir. bilinmelidir ki ölen birisinin ruhuna dünyadan hiç bir şey lazım değildir. ancak onlar için yapılacak af ve mağfiret olunmaları için dualarımıza, ve yaptığımız işlerden alabileceğimiz sevapları bağışlamamıza ihtiyaçları vardır.ama bazılarının dediği gibi ölüm yok oluş demek tir deyip bundada ısrarcı olan lara bir sözümüz olur elbetteki.. olüm alem ve boyut değişmek ise bize bildirilen yapılacak denilen azaplar ve mükafatlarda gerçek olup o boyutun şartlarına göre oluşurlar. mesela rüya görürüz. her canlı rüya görür. rüyada elimiz kesilir mesela, acısını yaşarız. ama uyandığımızda elimizin yerinde olduğunu görürüz. rüya tamamen ruhun görmüş olduğu bir olaydır .günümüz bilim adamlarının bazıları bunun bilinç altı veya beynimizin bir oyunu olarak yorumlarlar olabilirde .ancak rüya tamamen ruhsal bir durum dur. çünki ruhun hızı fizik vücuduna göre binlerce kat fazladır. ve gene bilim adamları derlerki: saatlerce gördüğünü sandığın rüya en çok 3--5 saniyedir. çokdoğru. öyledir. çünki ruh çok hızlıdır onun saniyeler için de yaşadığı olayı fizik vucudumuz belki saatler belkide günlerce yaşacaktı. demem odur ki rüyada kesilen elin acısını hissettiğine göre. örneğin kabir azabının da acısını hissedeceksin demektir. ahiret alminde ise yaradılış daha başkadır. azaba dayanıklı yaratılır kimsenin şüpesi olmasın. meselenin özü şudurki. ölmüşlerimiz bizden hayırlı işler yapıp bir vesile ile kendilerine de pay ayırmamızı yani bir sevap bağışlamamızı beklerler.
 
 
Bugün 19 ziyaretçi (50 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol